اخبار ترکیه=www.trthaber.com=99-10-28
HAVELSAN’dan İHA’lara müthiş dokunuş: Kimyasal riskleri de tespit edecek
HAVELSAN, kimyasal, biyolojik, radyolojik ve nükleer risklerin tespiti ve koruyucu tedbirlerin hızla alınmasına yönelik geliştirdiği milli teknolojileri, insansız hava aracına entegre etti.
KBRN olayları; kasten, kaza yoluyla veya doğal afetler sonucu tehlikeli maddelerin ortama yayılarak insan ve çevre üzerinde ölümcül etkiler oluşmasına yol açıyor.
Yoğun bölgesel ve hibrit çatışma ortamı, terörist saldırılar, sanayi ve endüstri sahalarında yaşanan gelişmelerin KBRN tehdit ve tehlikelerini artırması gibi gelişmeler bu alanda savunma yeteneğinin geliştirilmesini, riskleri azaltmak için gerekli tedbirlerin alınmasını zorunlu kılıyor.
Türk savunma sanayisi şirketi HAVELSAN bu ihtiyaçtan yola çıkarak, komuta kontrol sistemlerinde edindiği deneyimi KBRN savunması alanına yansıttı.
Şirket, askeri ve sivil tüm unsurların ihtiyaçlarını aynı çatı altında karşılayacak uçtan uca çözüm getiren bir KBRN ürün ailesi oluşturdu.
Zorlu harekat ortamları için tasarlandı
Şirket, KBRN tehlikelerin ortamda tespitiyle başlayan ve karar vericilerin önüne KBRN taktik resminin konulmasıyla devam eden KBRN Olay Yeri Yönetimi sürecinde çözüm için çeşitli otonom keşif sistemleri geliştiriyor.
Bu amaçla daha önce insansız kara aracından yararlanan HAVELSAN, bu kez geliştirdiği teknolojileri bir İHA'ya entegre etti. HAVELSAN Otonom KBRN Keşif Hava Sistemi, KBRN keşif platformlarına, operasyonların kısıtlandığı zorlu harekat ortamında tamamlayıcı bir keşif birimi olarak hizmet vermek üzere tasarlandı.
Testleri başarıyla gerçekleştirilen sistem, zaman çizelgesine uyumlu olarak oluşturulan uçuş paterninde ve keşif düzeninde görev yapıyor.
Sistem, uzaktan tespit cihazlarıyla yapılan algılamada karşılaşılan hatalı ölçüm riskini noktasal tespit cihazlarıyla yaptığı ölçümlerle azaltıyor.
Saniyeler içinde resim ortaya çıkıyor
Gerçek zamanlı meteoroloji bilgilerini kullanarak NATO standartlarında kirlilik ve tehlike bölgelerini hesaplayarak sergileyen ve haritalandıran sistem, raporlama ve ikaz süreçlerini işleten ve elde edilen verilerin KBRN karar destek sistemlerine aktarılmasını sağlayan bütünleşik bir çözüm sunuyor.
HAVELSAN Otonom KBRN Keşif Hava Sistemi hava ve yer platformlarında yine şirket tarafından geliştirilen KBRN Köprü ve KBRN Haber ürünleri kullanılıyor.
Yerli ve milli kimyasal algılayıcı ile donatıldı
Dikey iniş ve kalkış kabiliyetli, sabit ve döner kanatlı, değişken hacimli bir platforma sahip olan HAVELSAN Otonom KBRN Keşif Hava Aracı, geniş KBRNP algılayıcı seçeneklerinden biri olan yerli ve milli kimyasal algılayıcı ile donatıldı.
Araçla toplanan veriler, meteorolojik ve coğrafi veriler de hesaba katılarak analiz ediliyor. Böylece meydana gelen olayın hangi bölgeleri ne zaman etkileyeceği, yayılım hesaplamaları ortaya konulup kullanıcılara bir karar destek mekanizması sağlanıyor.
HAVELSAN KBRN ürün ailesiyle gerçek zamanlıya yakın çok hızlı şekilde durum teşhisi yapabiliyor, verilerin aktarılmasından itibaren meteorolojik verilerle birleştirip saniyeler içinde gerekli yayılım hesapları modellenebiliyor.
منبع:https://www.trthaber.com/haber/gundem/havelsandan-ihalara-muthis-dokunus-kimyasal-riskleri-de-tespit-edecek-547939.html
Türkiye'nin gözlemevleri yeni keşiflere ışık tutuyor
Türkiye, uzay çalışmalarında yeni adımlar atarken, bu alandaki bilim merkezleri ile de dikkat çekiyor. Gözlemevlerinde teleskop ve kameralarla uzaydaki hareketlilik takip ediliyor. Elde edilen bulgular uzay çalışmalarında yeni keşiflere ışık tutuyor.
Gezegenlerin hareketlerinden ay ve güneş tutulmalarına kadar dünyanın etrafında gelişen astronomik olaylar, Türkiye'nin uzaya açılan pencereleri olan gözlemevlerinde izleniyor, inceleniyor.
Türkiye'de üniversiteler ve TÜBİTAK bünyesinde 10'u aşkın gözlemevi bulunuyor.
Bir gözlem planı hazırladıklarını, gözlemleyecekleri kaynakları belirlediklerini söyleyen Ankara Üniversitesi Astronomi ve Uzay Bilimleri Bölümü Öğretim Üyesi Mesut Yılmaz, "Hangi filtre sistemlerini takacağız onları belirleriz, sonra gözlemi yaparız. Gözlem yapıldıktan sonra da veriler dijital ortama aktarılıyor. Bu dijital ortamda da daha sonra bilgisayarlar vasıtasıyla görüntülere bakıyoruz." dedi.
Uydu takibi yapılabiliyor
Gözlemevleri, Türkiye'nin bilimsel ve teknolojik atılımlarının da takipçisi.
Teleskopla yerden yapılan gözlemlerle uydu takibi yapabildiklerini anlatan Yılmaz, eğer Türksat uydusunda belirli uydularla yörüngede bir sapma olursa, teleskoplarla gözlem yaparak teyit almanız gerekir. Teleskoplarla yapılan gözlemle o sapmaları düzeltebiliyorsunuz." diye konuştu.
TÜBİTAK'ın gözlemevi 20 yıldır araştırmacıları ağırlıyor
Türkiye'nin ulusal çaptaki ilk gözlemevi TÜBİTAK'a ait. Gözlemevi, 3 aktif teleskop ile yaklaşık 20 yıldır ulusal ve uluslararası araştırmacıları ağırlıyor. 60, 100 ve 150 santimetre çapındaki teleskoplarla gök cisimlerinin parlaklık ve konumlarını belirliyor. Antalya'da 2 bin 500 yükseklikte kurulan yapı, dünyanın sayılı gözlemevlerinden.
Türkiye'nin en eski gözlemevi
Kandilli Rasathanesi de Türkiye'nin en eski gözlemevi. Rasathanenin astronomi laboratuvarında 86 yıldır güneşe ait parametreler hesaplanıyor. Çalışmalar, uluslararası yayınlara referans oluyor.
İstanbul, Ankara ve Ege üniversitelerindeki gözlemevlerinde de öğrenciler ve uzmanlar, astronomik gözlemler gerçekleştiriyor. Bilgilere dileyen herkes erişebiliyor.
Doğu Anadolu Gözlemevinde ilk ışık yıl sonunda alınacak
Erzurum'da tamamlanmak üzere olan Doğu Anadolu Gözlemevi, Türkiye'nin uzay bilimlerindeki vizyon projelerinden. Doğu Anadolu Gözlemevi emsalleri arasında en yüksek teknolojiye sahip.
3 bin 170 metre yükseklikteki gözlemevinde ilk ışığın yıl sonunda alınması hedefleniyor.
Haber: Ahmet Çakıcı
Kamera: Ahmet Gümüş
منبع:https://www.trthaber.com/haber/bilim-teknoloji/turkiyenin-gozlemevleri-yeni-kesiflere-isik-tutuyor-547943.html
İlk milli silahlı drone 'Songar' ile zırhlı araç artık sahada daha güçlü
[Fotoğraf: AA]
Türk Silahlı Kuvvetleri envanterine giren "ilk milli silahlı drone" Songar, ilk kez bir zırhlı kara aracıyla kullanıldı. Songar sayesinde 4x4 askeri kara aracı, havadan hedef bulma ve uzaktan silahlı operasyon yapabilme kabiliyetine sahip olacak.
ASİSGUARD tarafından özgün şekilde geliştirilen Songar’ın askeri kara aracına entegrasyonu da gerçekleştirildi.
Otonom olarak insansız sürüş gerçekleştirebilen, gerektiğinde uzaktan kumanda edilebilen askeri kara aracına entegre edilen Songar, aracın üstün vuruş yeteneği kazanarak sahadaki başarısına katkı sunacak. Böylece kara aracına, güvenlik operasyonlarında hedefi önceden tespit ve imha etme konusunda önemli bir kabiliyet kazandırıldı.
Gece ve gündüz etkin görev yapıyor
Songar silahlı drone sistemi sayesinde 4x4 askeri kara aracı havadan hedef bulma ve uzaktan silahlı operasyon yapabilme kabiliyetine sahip olacak. Askeri ve güvenlik amaçlı her türlü operasyonda hem gündüz hem gece etkin olarak görev yapan Songar, otonom iniş-kalkış yeteneğiyle asimetrik tehditlere müdahale için 7/24 hazır bekleyecek.
[Fotoğraf: AA]
Songar'ın geliştirilmesinin ardından bir dizi çalışma yapıldı. Türk savunma sanayisinin yenilikçi sistemlerinden olan Songar’a otomatik makineli tüfekle bomba atar özelliklerinin eklenmesinden sonra TÜBİTAK SAGE’nin mühimmat sistemi Togan’ın entegrasyonu sağlandı. Böylece Songar, sahada daha güçlü ve maliyet etkin bir yapıya kavuşturuldu. Songar’ın kara aracına entegre edilmesiyle ürün geliştirme yol haritasında önemli bir aşama daha tamamlanmış oldu.
Pusu ve tehditlere karşı koruma sağlayacak
Askeri teknolojik sistem Songar, otomatik makineli tüfekle donatılarak 3 kilometre yarıçaplı bir menzil içinde görevini icra ediyor. Gerçek zamanlı görüntü aktarım sistemine sahip Songar, tekli veya çoklu drone sistemiyle hedef bölgenin belirlenmesi, tehdidi etkisiz hale getirme, operasyon sonrası hasar tespiti gibi kritik birçok görevi yerine getiriyor.
Songar, sınır ve sınır ötesi güvenlik operasyonlarında kara aracı entegrasyonuyla, pusu veya tehditlere karşı havadan yüksek sayıda mermi atımıyla ve gerektiğinde taarruz amaçlı olarak da etkin şekilde kullanılabilecek.
منبع:https://www.trthaber.com/haber/bilim-teknoloji/ilk-milli-silahli-drone-songar-ile-zirhli-arac-artik-sahada-daha-guclu-547763.html
SİHA'ların 'gözüne' yerli ve milli dokunuş
Türkiye’nin gurur kaynağı SİHA’lar bu yıl da kritik değişimlerden geçecek. ASELSAN’ın CATS dışında 2 farklı projeyi daha başlatacak olmasını değerlendiren uzmanlar, bu sistemlerin dünyadaki en üst düzey rakipleriyle rekabet edebileceği görüşünde.
Son yıllarda savunma sanayii sektöründe Türkiye’nin başarısı konuşulurken yerli ve milli SİHA’lar hiç şüphesiz ilk sırada yer alıyor. Bu durum SİHA’ların sahip olduğu imkan ve kabiliyetlerin yanı sıra harekat ortamlarında ilk kez denenen konseptleri de eksiksiz bir şekilde yerine getirebilmesiyle doğrudan alakalı…
"2021 savunma sanayiinde en kritik yıl olacak"
Ankara’nın yeri geldiğinde SİHA’ları birer ‘oyun değiştirici’ olarak kullanabilmesi sahadaki dengeleri Türkiye lehine çevirse de bu durumdan memnun kalmayan kimi ülkeler vakit kaybetmeden ‘ambargo’ kartını oynadı.
O dönem en çok konuşulan konulardan biri de SİHA’ların üzerinde takılı olan optik görüntüleyiciler oldu. Yaşanan baskılar ve sıkıntıların ardından bu alandaki yerli ve milli hamlesini hayata geçiren Türkiye ilk olarak ASELSAN CATS ile görücüye çıktı. ASELSAN CATS yüklü SİHA’lar görevlerine devam ederken, bu kamera sisteminden daha iyilerinin üretilmesi için de kollar sıvandı.
[ASELSAN CATS geçtiğimiz yıl Bayraktar TB2'ye entegre edilmişti.]
Bu sistemler yoksa ‘kör’ oluyorsunuz
Savunma Sanayii Başkanlığının geçtiğimiz günlerde yaptığı 2020 değerlendirmesi ve 2021’e dair projeksiyonda dikkati en çok çeken maddelerden biri de ASELFLIR 500 ve ASELFLIR 600 projeleri oldu.
Savunma Sanayii Araştırmacısı Kadir Doğan ile hem ASELSAN CATS’i hem de yeni açıklanan görüntüleme projelerini konuştuk.
İnsansız hava araçlarının üzerine kurulu olduğu en temel kabiliyeti ‘istihbarat-keşif-gözetleme’ olarak tanımlayan Doğan, bu kabiliyetin tek bir yapı üzerine kurulmadığının altını çizdi.
Yine de bu görüntüleme sistemlerini ‘Aslan payı onların’ cümlesiyle anlatan Doğan’a göre bu sistemler olmadan adeta ‘kör’ oluyorsunuz ve hem sizin hem de ilgili diğer unsurların “durumsal farkındalık” kabiliyeti minimuma iniyor.
[Savunma Sanayii Araştırmacısı Kadir Doğan. Foto: Serhan Sevin - TRT Haber]
Kritik bir teknolojide kabiliyet kazandık
Kadir Doğan, görüntüleme sistemlerinin son derece önemli bir alt sistem olduğunun altını çizerek, “Farklı sebepler nedeniyle görüntüleme alt yapısını maalesef yurt dışından temin ediyorduk. Herkesin bildiği üzere Türkiye’nin özellikle askeri bazı adımlarının ardından başta Kanada ve ABD’li şirketler olmak üzere örtülü ve açık ambargolara maruz kaldık. ASELSAN CATS ile ilk kez bu ürünler yerlileştirilmiş oldu. ASELSAN CATS çok kritik bir teknolojide kabiliyet kazanmamızı sağlayacak bir adımın ismi oldu aynı zamanda” bilgisini paylaştı.
Türkiye 'bulut altı İHA' ile yeni bir dönem başlatabilir
Üzerine konularak devam edilecek
Savunma Sanayii Başkanlığının 2021 yol haritasında yer alan “Gelişmiş versiyon ASELFLIR-F500C projesinde tasarım aşamasına geçilecek ve ASELFLIR-600 projesi başlatılacak” bilgisini nasıl değerlendirdiğini sorduğumuz Kadir Doğan, şunları söyledi:
ASELSAN CATS sonrasında FLIR 500 projesi de başlatılmıştı. FLIR 500, CATS’e göre özellikle görüntüleme sistemleri adına daha iyi performans vermesini beklediğimiz bir ürün.
FLIR 500’de ağırlık konusunda da ciddi bir iyileştirme yapılması bekleniyor zira ASELSAN CATS muadili olan Kanadalı Wescam MX-15’den daha ağırdı ve optik kabiliyetleri bir miktar daha zayıf görünüyordu. Ancak burada kazanılan kabiliyetler o kadar değerli ki, bugün FLIR 500 ve FLIR 600 gibi ürünleri konuşabiliyoruz.”
[ASELSAN CATS hareketli hedefleri de son derece başarılı bir şekilde takip edebiliyor.]
Çok daha gelişmiş bir kamera yapılacak
FLIR 600 projesinin bu yıl içinde başlatılması beklenen FLIR 500’den daha kabiliyetli olmasını beklediklerine dikkat çeken Kadir Doğan, “Bu sistemlerde özellikle soğutma konusu son derece önemli. Yaklaşık eksi 200 santigrat derecelerden bahsediyoruz ki oldukça yüksek bir rakam. Bu nedenle bu sistemlerin en zor yanlarından bir tanesi soğutma” dedi.
Bu sistemlerde kullanılan elementlerin çok nadir bulunduğuna, elde edilse bile işlenmesinin çok gelişmiş teknolojiler gerektirdiğine vurgu yapan Doğan, “Türkiye’nin de bir süre sonra bunu yapabilecek yetkinliğe erişeceğini söylemek yanlış olmaz” ifadesini kullandı.
Savunma Sanayii Araştırmacısı Kadir Doğan ayrıca, önce ASELSAN CATS ve sonrasında FLIR 500 ile kazanılacak kabiliyetler neticesinde FLIR 600’ün çok daha iyi bir ürün haline geleceğini ve dünyadaki rakipleriyle ciddi bir rekabete girebileceğini söyledi.
منبع:https://www.trthaber.com/haber/gundem/sihalarin-gozune-yerli-ve-milli-dokunus-547053.html
AKINCI TİHA'nın üçüncü prototipinin testleri sürüyor
BAYKAR Savunma Teknik Müdürü Selçuk Bayraktar, ilk milli Taarruzi İnsansız Hava Aracı AKINCI'nın üçüncü prototipinin test görüntülerini paylaştı.
Yerli ve milli imkanlarla geliştirilen Bayraktar AKINCI TİHA'nın (Taarruzi İnsansız Hava Aracı) üçüncü prototipinin testleri yapılıyor.
BAYKAR Savunma Teknik Müdürü Selçuk Bayraktar, AKINCI TİHA'ya ait test görüntülerini sosyal medya hesabından paylaştı.
Dünyada yalnızca 4 ülkede üretilebiliyor
4 buçuk ton kalkış ağırlığı olan AKINCI'nın kanat açıklığı 20 metre. Çift motoru bulunan AKINCI, 900 kilogram harici, 450 kilogram dahili yük kapasitesine sahip.
Taarruzi İnsansız Hava aracı, dünyada yalnızca 4 ülkede üretilebiliyor
منبع:https://www.trthaber.com/haber/bilim-teknoloji/akinci-tihanin-ucuncu-prototipinin-testleri-suruyor-546797.html
"2021 savunma sanayiinde en kritik yıl olacak"
Yerli ve milli savunma sanayiinde kritik bir yılı başarılı bir şekilde geride bırakan Türkiye, gözünü 2021’e dikti. Uzmanlar, birbirinden önemli projelerin sahaya ineceği bu yılı "Türk savunma sanayiinde altın yıl olacak" diye değerlendiriyor.
Uzaya gönderilen yeni uydular, tüm dünyanın gıpta ile izlediği SİHA operasyonları, Mavi Vatan için suya indirilen yeni fırkateynler, en çok ihtiyaç duyulan sistemlerden biri olan hava savunmada atılan adımlar ve daha niceleri…
2021 'Savunma Sanayii'nin yılı olacak
Türkiye, savunma sanayii alanında son derece zorlu ancak bir o kadar da ‘iyi kotarılan’ bir yılı geride bıraktı. Bizzat sahada dengeleri değiştiren askeri unsurlar kadar atılan tohumların yeşerdiğini gördüğümüz projeler de dikkat çekiciydi.
[Türkiye'nin beşinci nesil uydusu Türksat 5A geçtiğimiz günlerde uzaya gönderildi. Foto: AA]
Koronavirüs savunma sanayiini de etkiledi
Savunma Sanayii Araştırmacısı Anıl Şahin, geçen yılı değerlendirirken, ana unsurun koronavirüs olduğunu söyledi.
Şahin’e göre dünyanın dört bir yanını kasıp kavuran ve adeta insanlığa yeni bir yaşam dayatan pandeminin savunma sanayiindeki en belirgin etkisi kimi projelerde yaşanan ‘gecikmeler’ oldu.
2020’nin sadece koronavirüs nedeniyle değil, bir kısmı açık, bir kısmı örtülü ambargolar nedeniyle de son derece zorlu geçtiğini hatırlatan Şahin, “Birçok projede, savunma sektörünün doğası gereği COVID kaynaklı gecikmeler oldu ancak bunlar oldukça başarılı bir şekilde sönümlendi. Sadece bir kısmı kamouyuna açık olan ambargolara maruz kaldık, ambargoya maruz kalan sistemin yerlileştirilmesi için ayrı bir efor sarfettik ancak sonuç itibarıyla projeler açısından başarılı bir yıl geçirdik” görüşünü paylaştı.
[Savunma Sanayii Araştırmacısı Anıl Şahin.]
“Kimi projelerde ambargonun olumlu etkilerini gördük”
Anıl Şahin’in bu noktada üzerinde durduğu bir diğer husus, Türk savunma sanayii sektörünün ithalat-ihracat dengesi oluyor.
İhracatın 2019’a göre pandemi şartları nedeniyle çok da kötü bir performans sergilemediğini söyleyen Şahin, şöyle konuştu:
“Yerli SİHA’larımız, MİLGEM ihracatları, BORA balistik füze teslimatlarının tamamlanması, AKSUNGUR İHA seri üretim faaliyetlerinin başlaması, mikro uydu fırlatma sistemi testleri ve Leopard 2A4 modernizasyonu, 2020 yılına damga vuran projelerin bazılarıydı.
Burada belki de ayrı bir parantez açmamız gereken konu HİSAR-A+’ın seri üretime hazır hale gelmesi. Söz konusu proje ambargoya maruz kalmasına rağmen kısa sürede yerli-milli adımlar atıldı ve hemen sistem hazır hale getirildi.
TRLG-230 füze sistemi, Bozdoğan-Gökdoğan hava/hava füzelerinin uçak üstü testleri, F-16’lara dair iyileştirmeler, tanklarımızla ilgili geliştirmeler, elektronik harp alanında atılan adımlar, modernizasyonlar… Saymakla bitmiyor projeler… Tüm bunlara ham madde üretim tesisleri ve testlerin milli imkanlarla ülkemiz içinde yapılmasını sağlayan merkezleri de ekleyince aslında 2020’nin tüm aksaklıklara rağman nasıl da dolu dolu geçtiğini görüyoruz.”
Yerli SİDA Mavi Vatan'da yeni bir dönem başlatacak
“Şimdi meyveleri toplama zamanı”
Peki, zorlu bir yılı geride bırakan Türk savunma sanayiini 2021’de nasıl bir gelecek bekliyor?
Savunma Sanayii Araştırmacısı Anıl Şahin, bu sorunun detaylarına geçmeden önce “Aslında 2021 yılı, savunma ve havacılık sanayii sektörü için yıllardır harcanan emeğin toplanılmaya başlandığı bir yıl olacak” dedi.
ATMACA gemisavar füzesi, KARAOK tanksavar füzesi, AKYA ağır sınıf torpido ve HİSAR-A+ hava savunma füze sisteminin envantere gireceğini hatırlatan Şahin, şöyle devam etti:
“ATMACA ve SOM füzelerine güç verecek yerli KTJ-3200 turbojet füzesinin ilk teslimatı gerçekleştirilecek. GÖKDOĞAN ve BOZDOĞAN hava-hava füzelerinin uçuşlu testleri tamamlanacak. Çeşitli kalibrelerde silah sistemlerinin teslimatları devam edecek, yeni sistemler envantere girecek. En önemlisi ise SİPER uzun menzilli hava savunma füze sisteminin detay tasarımı tamamlanacak.
Havacılıkta ise AKINCI İHA, AKSUNGUR İHA ve T129 ATAK FAZ-II helikopteri ilk kez envantere alınacak. MMU projesi kapsamında alt sistem tasarımına başlanılacak ve HÜRJET’te ise önemli bir ilerleme kaydedilecek.”
[Yerli ve milli torpido geliştirilmesi projesi ORKA da merakla beklenen işlerden biri...]
Mavi Vatan için tarihi dönem
Şahin, yakın bir geçmişe kadar ağırlıklı olarak kara ve kısmen hava projelerine imza atan Türkiye’nin son yıllarda ‘Mavi Vatan’ konsepti çerçevesinde deniz unsurları için de son derece kritik hamleler yaptığını söyledi.
TCG ANADOLU Amfibi Hücum Gemisi, TCG UFUK Test ve Eğitim Gemisi ile Lojistik Destek Gemisinin envantere alınacağı bilgisini paylaşan Şahin, “Reis Sınıfı Denizaltı Projesi kapsamında denize indirme ve havuza alma faaliyetleri gerçekleştirilecek, MİLGEM 5’inci gemi TCG İstanbul Fırkateyni denize indirilecek. Meteksan Savunma ile Antalya merkezli özel bir tersane tarafından geliştirilen ULAQ Silahlı İnsansız Deniz Aracı, ilk füze atışını gerçekleştirecek” dedi.
Milli füze motoru menzil kısıtlamasını da etkileyecek
Altay için kritik yıl
Türkiye’nin merakla beklediği ALTAY tankı için geliştirilecek BATU motorunun bu yıl ilk kez çalıştırılacağını da anlatan Şahin, sözlerini şöyle tamamladı:
“ALTAY motor ambargosu sebebiyle üretilemiyor ancak yerli motor projesi, orta-uzun vade için önemli... Öte yandan FNSS PARS 6X6 tipi MKKA platformları ilk kez Özel Kuvvetler Komutanlığına teslim edilecek, çeşitli insansız kara aracı platformları ile ilgili çalışmalar yürütülecek. Yine özellikle elektronik harp alanında yüzümüzü güldürecek gelişmeler olacak.
Tüm bunları alt alta koyduğunuzda 2021 yılı, savunma sanayiinde pek çok açıdan bir kırılma noktası olacak… En önemli husus; oldukça karmaşık teknolojiye sahip sistemlerimizde yaşanacak gelişmeler... Bu sistemlere; ATMACA, AKYA, HİSAR-A ve KTJ-3200 gibi sistemler örnek olabilir.
Söz konusu işler yapıları gereği son derece karmaşık projeler. İşin bir diğer boyutu da bu projelerin sahaya inecek olması… Biz bu durumu Türk SİHA’larında görmüştük. Öyle bir performans sergilediler ki dünyanın dikkatini çekmekle kalmadılar, çok önemli bir ihracat kapısı da araladılar.
Benzer başarıyı ATMACA’nın, Hisar ailesinin ya da yerli ve milli füze motorunun yakalamaması için bir sebep göremiyorum.”
منبع:https://www.trthaber.com/haber/gundem/2021-savunma-sanayiinde-en-kritik-yil-olacak-546385.html
Türkiye'nin ilk milli radarı hizmete girmek için gün sayıyor
Sivil havacılık için kullanılacak Türkiye'nin ilk milli gözetim radarı yakında hizmete giriyor. Gaziantep'teki radar, hem ülkenin bu alandaki ihtiyacını karşılayacak hem de dışa bağımlılığı ortadan kaldıracak.
Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel Müdürlüğü ve TÜBİTAK işbirliği ile geliştirildi.
Aralık ayında saha kabul çalışmaları tamamlandı. Hizmete girmesi içinse gün sayılıyor. Radar, nisan ayından itibaren Gaziantep Havalimanı'na hizmet vermeye başlayacak.
Birincil ve ikincil gözetim fonksiyonlarını sağlayacak
Türkiye'nin ilk sivil havacılık amaçlı yaklaşma radar sistemi olan milli gözetim radarının süreklilik testleri Gaziantep'te yapılıyor.
Yerli ve milli imkanlarla geliştirilen radar, hava trafik kontrol hizmetlerinde birincil ve ikincil gözetim radar fonksiyonu sağlayacak.
Dışa bağımlılığı azaltacak
1 milyon kilometrekarelik Türk hava sahasında gözetim aracı olarak kullanılacak sistem Türkiye'nin bu alandaki dışa bağımlılığını azaltacak.
Uluslararası standartlara uygun milli gözetim radarı, 7 gün 24 saat çalışma özelliğine sahip.
منبع:https://www.trthaber.com/haber/bilim-teknoloji/turkiyenin-ilk-milli-radari-hizmete-girmek-icin-gun-sayiyor-545984.html